Yarına düşen bir sanrının yanılsaması...
Üç kişilikli bir adam neresinde hayatının acaba. Dünden kopmuş, bugünü bitirmiş, yarına imgeler kuran edası ile. Ürkünç bir yaşamın ardındaki o eşsiz doku. Dokuya bağladığı umutları sarmış dört bir tarafını, onu ümide düşürerek...kötülük ve hiçlik arasındaki ince urgan, gönül telindeki kaos ezgsi belkide onu gerçeğe itiyordu uyanması için uykusundan... Bacaklarında ki o ruhu gıdıklayan vücuduna yayılan eşsiz ve bir okadarda mistik olan o üperiş fısıldıyor-Hadi uyanda gel artık terkettiğin kabuğuna-diyerek bir sanrıdan onu koparmaya çalışıyor...
Gerçek ne?
Acı mı,
Duygu mu?
Bilinmezin elçilerinin getirdiği bu sorun dünyanın en eski sorunu...
Üç kişilikli bir adam neresinde hayatının acaba. Dünden kopmuş, bugünü bitirmiş, yarına imgeler kuran edası ile. Ürkünç bir yaşamın ardındaki o eşsiz doku. Dokuya bağladığı umutları sarmış dört bir tarafını, onu ümide düşürerek...kötülük ve hiçlik arasındaki ince urgan, gönül telindeki kaos ezgsi belkide onu gerçeğe itiyordu uyanması için uykusundan... Bacaklarında ki o ruhu gıdıklayan vücuduna yayılan eşsiz ve bir okadarda mistik olan o üperiş fısıldıyor-Hadi uyanda gel artık terkettiğin kabuğuna-diyerek bir sanrıdan onu koparmaya çalışıyor...
Gerçek ne?
Acı mı,
Duygu mu?
Bilinmezin elçilerinin getirdiği bu sorun dünyanın en eski sorunu...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder