6 Haziran 2010 Pazar

hisset(!)

mor düğmelerle bezeli hayat,

bir bir iliklediğim
mor düğmelerle,
seni saklıyorum 
tenimin üstünde.
göğüs kafesimin 
hemen altında.
sol yanımda
hisset(!)

içerisinde en taze elmalardan 
yaptığım, elmalı pasta kıvamında 

duygularım var.
sana saklıyorum.
kulağım ardına 
gizlediğim 
çiçeğim, 
papatyam
hisset(!)

kelimelere kanıyorum 
 
oluk oluk,
cümlelere ıslak harfler katıyorum 
sıra sıra
beyaz kağıtlara ilikliyorum
dizin dizin
seni
hisset(!)

...duymadıkların 

dilimde 
palazlanıyor, 
gözlerime batıyor.
korku sadece 
hissedemediklerin.
benim sana öykünmem
hissettiklerimi
anlatamamam
sadece
hisset(!)

ve...
dinle...
 
ben senin bıraktığının 
çok ilerisindeyim. 
gerisinde bıraktıklarımın 
çok üstesindeyim. 
ara, 
lanet. 
özlem 
acı. 
hisset(!)
lanet bir acı olsa da bu öykünme. 
imgelerimde hisset beni. 

yaz,
çiz,
karala,
ve 
tek bir geçişte 
sil beni 
ufacık bir şüphen varsa benden. 
kundakla beni hayallerinde. 
yoksa sadece 
hisset(!)

güven...
geleceğim umutla 
etrafını sardığım çiçeklerle,
serçelerin kanatlarına yüklediğim 
biz imleriyle.
başına yüreğimden topladığım papatyalardan
taç yapacağım. 
göz yaşlarını parmak uçlarımda toplayıp, 
dudaklarıma dolayacağım. 
benim susuzluğum
sadece:
emin ol ve güven
dinle ve inan

sen sadece hisset(!)

2 yorum:

beenmaya dedi ki...

öyle yürekten yazılmış ki hissetmemek mümkün değil gibi geliyor bana...

çok ama çok kıskandım kelimelerini yüreğine sağlık...

Unknown dedi ki...

teşekkür ederim, güzel sözler için :)