12 Eylül 2007 Çarşamba

Anlamı Neydi Acaba

Deniz kıyısındaki kaldırım. Ne kadar yumuşak, güneşin kavurucu sıcaklığı altından nasılda yan yana dizilmişler isyansızca .. Yol kenarları ortalarında üzerine serpilen karanlık kapak zift, kim bilir üzerinden ne hayatlar yolculuk etti senin . Güneyden gelme toprak kokusu ile bedenime karışır yaşanmışlıklarım. Ve sürükler beni sıcak sıcak hayallerime, yolculuk ettirir bir berduş gibi. Yolumu karanlıklarımda arayan ben, nasılda umutsuzluğuma gömülmüşüm, bulunduğum yer olan odam da. Karanlık ve kapalı odamdan geri dönünce her seferinde, seni düşünmekten kulağımda kalan ezgi zamanı sürüklüyordu. Akıcı olmasını istemediğim hayallerim zamanla kendilerini kundaklıyorlardı. . ve yine bir hayal olan sen, tekrardan soğuyordun. Seni bulaştırdığım kelimeler dilimde, kağıdıma işliyordu anlatımlarımda seni. Işıkların arasına sıkışan renk ve senin parlaklığın ile matlaşan hayatım. Donuk görünsede insanlara, ben senin yalnızlıklarının hayaliysem, sen benim zamanımın kum tanesisin, sürüklenmesin de temel olan saatimin, en temel materyali.. Anlamı neydi acaba hayatımın sence...

Hiç yorum yok: